Bir yanı çöldür bir yanı ova Bilmem kaç asır yaşında Urfa.
Havası, ekmeği, lisanı başka, Fırat?ın en nazlı sevdası Urfa.
Karagüller açmış niçin bağrında. Şehidine mersiyen bu mudur Urfa?
Urfa bir destan kanla yazılmış. Kal?aya ol Halil Nebi asılmış.
Bir ateş yakılmış hârâ atılmış. Gölde balık, bende hülyadır Urfa.
Bir ucunda ceylanlar gezer şehrimin. Bir ucunda kelaynak uçar göklerde.
Harran?da kubbeyle görülen belde, Aşığı, ağıdı bir başka Urfa.
Nice server geçmiş tozlu yolundan. Şair Nabi içmiş nemçe suyundan.
Telli duvaklı gelin huyundan, Eyüp? e hane ya handır Urfa.
Sen ki hem gazi, mübarek ve şanlı, Said Nursilerin toprağıyla namlı.
Bilinen bilinmeyen tarihinle anlı, Bir aşk masalında mısrasın Urfa.
İlm için Harran?da durur kervanlar. Gecende sırayla türküler çağlar.
Sırtını sarmış da sayısız dağlar. Kor dağdan fışkıran pınardır Urfa.
Urfa bir nârâ yahut da mana. Eskimiş zamanlar değer sedaya.
Ben az söyledim sen ki çok anla. Yaşlandıkça yeşeren bir fidandır Urfa.
MUHAMMET BARAN ASLAN