Şanlıurfa’da, 12 Mart İstiklal Marşı'nın kabulünün 104. yıl dönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü nedeniyle, Mehmet Akif İnan Konferans Salonu’nda bir program düzenlendi.
Düzenlenen programa Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar, Emniyet Müdürü Atilla Aksoy, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mücahid Avkıran, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş, il protokolü, çok sayıda vatandaş ve öğrenci katıldı.
Program akışı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından, Kur’an-ı Kerim tilaveti, Tes-İş Anadolu Lisesi Okul Müdürü’nün konuşması ve müzikal tiyatro gösterisiyle devam etti.
Tes-İş Anadolu Lisesi Müdürü Barış Uçar, düzenlenen programda şu ifadelere yer verdi: “Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı, milletimizin onurlu mücadelesini ve bağımsızlığını haykıran İstiklal Marşımızın, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilişinin 104. yıldönümünü kutluyor; Asım idealinin yaratıcısını anıyoruz.
“İSTİKLAL MARŞI, BAĞIMSIZLIK VE FEDAKARLIKLARLA YÜRÜTÜLEN KURTULUŞ MÜCADELEMİZİN ADIDIR.
İstiklal Marşı'nın kabulü, milletimizin varoluş mücadelesinin en önemli olaylarından biridir ve kutlu tarihimizin altın sayfalarındandır. İstiklal Marşı, bağımsızlık aşkımızın, milletçe gösterdiğimiz büyük kahramanlığın ve fedakarlıklarla yürütülen kurtuluş mücadelemizin adıdır.
Yurdumuzun birçok yeri işgal altındayken halkımız, kadını, erkeği, çocuğu ve askeriyle, vatanımızın bir karış toprağını dahi vermemek için mücadele ederek, düşmana karşı Anadolu'da heyecanı korumak; vatan sevgisini ve istiklal inancını canlı tutmak için Mehmet Akif Ersoy tarafından dizelere dökülmüştür.
“MEHMET AKİF, EĞİTİMİ BOYUNCA TÜRKÇE, ARAPÇA, FARSÇA VE FRANSIZCA DİLLERİNE HAKİM OLMUŞTUR”
Mehmet Akif Ersoy, 20 Aralık 1873'te İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Annesi, Buhara'dan Anadolu'ya göç etmiş bir ailenin kızı olan Emine Şerif Hanım; babası ise Kosova doğumlu, Fatih Camii medrese hocalarından Mehmet Tahir Efendi'dir.
Mehmet Akif, eğitimi boyunca Türkçe, Arapça, Farsça ve Fransızca dillerine hakim olmuştur. Âkif, 1888'de Mülkiye İdadisi’nin yüksek kısmına devam etmekteyken babasını kaybetmiş; babasını kaybettikten sonra öncelikle meslek sahibi olmak ve yatılı okulda okumak istediği için o yıllarda yeni açılan ilk sivil veteriner yüksekokulu olan ziraat ve baytar mektebine geçmiştir.”