Bir kent, bir sevda, bir hüsran döngüsü
Yıllardır aynı senaryo…
Şanlıurfaspor ya Süper Lig hayaliyle sezona başlıyor ya da ligin dibine tutunmaya çalışarak küme düşme gerçeğiyle yüzleşiyor. Her sezon başında yeşeren umutlar, sezon sonunda kırık kalpler ve sessiz tribünlerle sona eriyor. Artık hepimizin sorması gereken net bir soru var: Bu kentin futbol kaderi gerçekten bu mu olacak?
Şanlıurfaspor ne yazık ki uzun süredir istikrarsız yönetimlerin, kişisel çıkarların ve siyasi hesapların kıskacında mücadele etmeye çalışıyor. Takımın başına geçen bazı yöneticilerin derdi, kulübe hizmet etmekten çok, kendilerine alan açmak. Oysa Urfaspor, Şanlıurfa halkı için bir sevdadır, bir tutku. Ama bazıları için yalnızca bir fırsat kapısı…
Bu sezon da beklentiler büyüktü. Taraftar “Bu kez başaracağız” dedi. Tribünler doldu, şehir kenetlendi, umutlar tazelendi. Ama sahadaki sonuç yine hüsrandı. Ve şimdi bir kez daha sormalıyız: Bu başarısızlığın gerçek sorumlusu kim?
Kongreye gidilecekmiş… Yeni başkan seçilecekmiş…
Peki ya geçmişin borçları?
Peki bu kulübün yükünü kim kaldıracak?
Bugün 2. Lig'de mücadele eden Şanlıurfaspor, ne yazık ki sadece saha içinde değil, ekonomik anlamda da bir çıkmazın içinde. Bu ligde gelir yok denecek kadar az. Yayın geliri sınırlı, sponsorluklar yetersiz, tribün gelirleri dalgalı. Böyle bir tabloda, geçmişten kalan milyonlarca liralık borçla yüklenmiş bir kulübün ayakta kalması neredeyse imkânsız.
Borç batağındaki bir kulüp ne oyuncusunu elinde tutabilir ne de geleceğini planlayabilir.
Bu yüzden artık günü kurtarma anlayışı terk edilmeli, kulüp mali yönden disipline edilmeli. Aksi halde, bu ligden ne sportif başarıyla çıkılır ne de kurumsal bir gelecek inşa edilir.
Koca şehir sessiz. Herkes Urfaspor’u sevdiğini söylüyor ama iş icraata gelince ortalık boşalıyor. Sevgi söylemle değil, sahip çıkmakla ölçülür. Sessiz kalanlar da en az yanlış yapanlar kadar sorumludur bu tablodan.
Buradan açık bir çağrı yapmak gerekiyor:
Sayın Valimiz, Belediye Başkanlarımız, Milletvekillerimiz, STK temsilcilerimiz ve iş insanlarımız…
Bu kulüp sizin sırtınızı döneceğiniz bir yük değil, bu şehrin ortak mirasıdır. Şanlıurfaspor sadece bir futbol kulübü değil, bu kentin birliğidir, moralidir, gençliğin hayalidir.
Şanlıurfaspor’u ayağa kaldırmak hâlâ mümkün.
Ama bunun için artık şu adımlar kaçınılmazdır:
Borç yüküyle yüzleşilmeli ve şeffaf şekilde temizlenmelidir.
Liyakat sahibi, sporun içinden gelen bir yönetim anlayışı benimsenmelidir.
Altyapıya ciddi yatırım yapılmalı, Şanlıurfa’nın genç yetenekleri geleceğe hazırlanmalıdır.
Gelecek sezon bugünden planlanmalı, günü kurtaran hamleler terk edilmelidir.
Bu şehir yeniden futbolla nefes almak istiyor.
Tribünlerde yeniden coşmak, yeniden gururlanmak istiyor.
Unutmayalım:
Şanlıurfaspor’un kaderi sahipsizlik olmamalı.
Bu kulüp, bu şehrin yansımasıdır.
Ve biz, ona sahip çıkarsak, o da bir gün bize zaferleriyle döner.