Yıldız, hakim ve savcılara seslenerek, hak ihlalinin tutuklama nedeniyle oluştuğu durumlarda tek çözümün tutuklunun tahliye edilmesi olduğunu vurguladı.
"Bu durumda başka bir seçenek yoktur" ifadesini kullanan Yıldız, AİHM kararlarının devletlerin takdir yetkisine müdahale etmediğini ancak ihlalin giderilmesi için alınması gereken tedbirin açık olduğunu belirtti.
Ayrıca Yıldız, tutuklunun AİHM kararı doğrultusunda ihlalin kaldırılmasına yönelik dilekçelerinin makul süre içinde incelenmesi gerektiğini söyledi. Hakim ve savcı sayısının 25 bin 459, yardımcı personel sayısının ise 179 bin 591 olduğunu hatırlatan Yıldız, personel eksikliğinin bir engel oluşturmadığını kaydetti.
Ne olmuştu?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de geçen hafta eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş için "Tahliyesi Türkiye için hayırlara vesile olacaktır" demişti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Bahçeli'nin açıklamalarının ardından yine gazeteciler tarafından sorulan soruya verdiği cevapta, "Bu ülke bir hukuk devletidir, yargı ne derse o olur" diye konuşmuştu.
Adalet Bakanlığı, AİHM 2. Dairesi'nin Demirtaş hakkında verdiği kararın Büyük Daire'de yeniden ele alınmasını talep etmişti. Başvuru için son tarih 8 Ekim'di. Adalet bakanlığı, kararın kesinleşmesi için gereken üç aylık sürenin dolmasına bir gün kala temyiz başvurusunda bulunmuştu. Türkiye'nin temyiz başvurusuyla birlikte kararın kesinleşme süreci durdu.
Ancak AİHM, Türkiye'nin itirazını reddettiğini duyurdu. Böylece AİHM'in Demirtaş hakkındaki hak ihlali kararı kesinleşmiş oldu.
Selahattin Demirtaş, 4 Kasım 2016'da, "silahlı terör örgütüne üye olma" ve "halkı suç işlemeye alenen tahrik etme" iddialarıyla tutuklanmıştı.
Kararın ardından Selahattin Demirtaş'ın tahliye edilmesi bekleniyordu